9 Nisan 2016 Cumartesi

AKP MİLLETVEKİLLERİNE


   İktidardaki partinin sayın milletvekilleri!

   Beni ve benim gibi düşünenleri kaygılandıran, uykularımızı kaçıran, rüyalarımızı kâbusa dönüştüren sorunlardan  aklıma ilk gelenleri, sıra gözetmeksizin, hiçbir art niyet taşımaksızın,   sorular biçiminde sizlere yöneltmek istedim.  Sizden yanıt beklemiyorum. Bu yanıtları aklınızla ve vicdanınızla baş başa kaldığınızda kendinize verip vermemek yine kendinizin bileceği şeydir.

1)      Kimilerinin düşünüp dile getirdiği gibi, Kurtuluş Savaşı ve sonrasındaki Türkiye Cumhuriyeti  bir gerileyiş, tarihin çöplüğüne atılması gereken  bir sapkınlık dönemi  mi; yoksa bütün kurumlarıyla çökmüş, toprakları işgal edilmiş, başka milletlerin boyunduruğu altına girmiş bir devletin içinden yenilenerek, çağdaşlaşarak çıkış mıdır?

2)      Laiklik kavramı yine kimilerinin düşünüp dile getirdiği gibi dinsizlik mi, yoksa din olgusunu(gerçeğini) kişisel bir vicdan konusu olarak  görüp,  toplumsal yaşamı çağdaş bilimin gereklerine göre düzenleyebilmek için kaçınılmaz bir zorunluluk mudur?

3)      Eğitimde öncelik,çocuklarımıza okul öncesinden  başlayarak dinsel inanış  kurallarının öğretilmesi mi; yoksa onlara bilimin, bütün bir insanlık kültürünün , irdeleyici(araştırıcı) düşünme yönteminin kazandırılması mı olmalıdır?

4)       Çocuklarınızın, torunlarınızın, günümüzdeki ve gelecekteki kuşakların “dindar ve kindar” kişiler olarak mı; yoksa bütün inançlara saygılı, yaşamla ve dünyayla barışık, yurtsever ve insan sever  kişiler olarak yetişmelerini mi arzu edersiniz?

5)      Ülkemizde yaklaşık yüz elli yıllık bir geçmişi olan parlamenter sistemin ve bu sisteme bağlı olarak oluşup gelişmiş “kuvvetler ayrılığı” ilkesinin, özetle demokrasinin, bütün eksiklerine karşın hem ülkemiz hem dünya bakımından  en  ileri bir siyasal sistem  olduğunu mu ,yoksa  bütün iktidarın tek elde  toplanması gerektiğini mi düşünüyorsunuz?

6)      Atatürk hakkındaki  görüşünüz nedir? Asker,  devlet adamı  ve entelektüel  kimliğiyle dünya siyasal  literatüründe  devrimci bir deha olarak anılan bu kişi gerçekten  üstün niteliklere sahip bir kurtarıcı mı, yoksa  kimilerinin(alçakça,haince) söyleyip durdukları gibi kimliği belirsiz ayyaşın teki midir?

7)      Emperyalist Büyük Orta Doğu projesinin  düşünce babalarından, “Uygarlıklar Çatışması” adlı kitabın yazarı Pentagon profesörü,  Türkiye Atatürk devrimleriyle ait olduğu yoldan saparak yanlış bir yola girmiştir derken sizce haklı mıydı?

8)      Sizler de uygarlıklar arasında aşılmaz engeller olduğu, Türkiye’nin hiçbir zaman Batılı bir toplum olamayacağı görüşünde misiniz? Şu son yıllara kadar  İslam toplumlarının örnek aldığı,  çoğunluğuyla İslam inancındaki bir ülkenin de Batılı ve çağdaş olabileceğin tek ve seçkin örneği sayılan  ülkemiz ,  uygarlıklar arasında aşılmaz engeller olduğu görüşünün yanlışlığını kanıtlamıyor mu?

9)      Bugün içinde bulunduğumuz Ortadoğu bataklığından hoşnut musunuz? Evinize ya da işinize giderken rahat mısınız?  Kendi içindeki terörizmle boğuşurken  İŞİD cellatlarına kucak açan,dünyaya terör ihraç eden bir ülke durumuna nasıl geldik?

10)   Neredeyse bütün komşu ülkelerle neden düşman olduk? Suriye’yle ,Irak’la,Rusya’yla ne derdimiz vardı?

11)   Fabrikalarının kapandığı ya da satıldığı, tarım ülkesiyken   tarım ve hayvancılık ürününü ithal eder duruma gelip bu üretim alanlarının bütünüyle can çekiştiği,köylerinin boşalıp kentlerinin rant uğruna yaşanmaz duruma getirildiği, coğrafyasının delik deşik edildiği, turizm alanının ölümcül darbeler aldığı bir ülkede yaşamaktan hoşnut musunuz?

12)   Savaşı değil barışı savunan bir bildiriyi imzaladılar diye bilim insanlarının işlerinden atılıp cezaevine tıkılmasını; ayrımcılığa karşı savaşın iç savaş boyutuna taşınmasını;medyanın , üniversitelerin, yargı kurumunun,  en  tepeden en küçük birimine kadar   yürütme erkinin büyük çoğunluğuyla kapı kuluna   dönüştürülmesini içinize sindiriyor musunuz?

  13) Kadınlara karşı cinayetlerdeki sınırsız artış,akıl ve vicdan ötesi tecavüzler ve örtbas edilmeleri, bütün bunlar ve benzerleri  sizin döneminizde oldu ve olmakta…

Bilmiyorum, rahat mısınız?
   





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.